30 Haziran 2012 Cumartesi

Watsons'tan Son Aldıklarım

Baktım uzun süredir Watsons'a gitmiyorum. "Çok büyük bir eksik!" diye düşünüp tuttum Watsons'un yolunu. =D Aldıklarımın çoğu ihtiyaçtı bu yüzden hayıflanmıyorum bu sefer, şu anda içim rahat. Fakat yinede elimdeki ürünleri bitirmek için bir Project Pan patlatmayı da düşünmüyor değilim. :D Neyse şimdi aldıklarıma gelecek olursak:




1-Rexona Nature / Doğal Öz İçerikli Deodorant: Benim yaz aylarındaki kurtarıcım Rexona'dır. Bu yüzden de hiçbir zaman elimin altından eksik etmem. Yalnız bu ürün var mıydı yeni mi raflarda yerini almaya başladı bilemiyorum ama çok güzel kokuyor. Alkol de içermiyor ayrıca.

2-Rexona Cotton Compact Deodorant: İkisi bir arada satıldığı için fiyatı da uygun gelince aldım. Küçüğü çantaya atıp kullanıcam. Bu arada tümü Pudralı. Bu yüzden dikkatli kullanılmasında fayda var aksi taktirde iz bırakabiliyor.

3-Vaseline Cocoa Butter: Vaselin'i severek kullandığımı cümle alem öğrenmiştir artık. =) Özellikle kavanozda olanları normal boydaki losyonlardan daha fazla seviyorum. Kokusu çok kalıcı değil ama ben çok seviyorum, vazgeçemeyeceğim ürünlerden biri...

4-Garnier BB Krem: Zaten daha öncede bahsetmiştim. Çok sevdim. İlk aldığımı da bitirdim, hiçbir sorun yaşamadım. Kullanmaya devam edeceğim bu yüzden. Benim aradığımı ve ihtiyacımı bir fondotenden daha fazla karşılıyor. Bu arada BB Kremle ilgili yazımı okumak için Tıklayın

5-Nivea Fruity Shine Dudak Nemlendiricisi: Annem için aldım, benim gözüm görmesin. Çünkü hiç sevmiyorum. Normalde gloss tarzı dudakta pırıl pırıl, ışıl ışıl duran ürünleri severim. Fakat eski Nivealarla kıyaslanınca dudaktaki o doğal duruşunu bulamıyorum. Kokusunu da hiç sevmiyorum. Ne bileyim sevemedim gitti ben eski Niveaları geri istiyorum. :(

6-Nivea Pure&Natural Süt ve Ballı Dudak Nemlendiricisi: Bu seriyi denemiştim. Dudak ürünü de çıkınca alayım dedim. Çok sevdim, özelliklede bal ve sütün kokusunu sürdüğümde alabiliyorum. Diğerinin yerine bunu kullanırım daha iyi.

7-Superdrug Zeytinyağlı Duş Kremi: Jellerden ayıran özelliği nemlendirme özelliğinin olması sanırım. Zeytinyağınla alakası olmayan bir kokusu ama çohhh güzel kokuyor be yav... 1.99 fiyatı da her zaman alırım, yedeklerim. Superdrug hayvanlar üzerinde deney yapmıyor ayrıca.

8-Superdrug Mandalina&Bergamotlu Dul Jeli: Mis mis mis... Mandalina kokuyor. Temizlemesini de beğeniyorum. Aç aç kokla dur. :D 


9- Watsons Yaseminli Duş Jeli: Buram buram yasemin kokuyor. İndirimdeyken aldım yedekledim. Çünkü ben yazın duş jeli canavarına dönüşüyorum. 1-2 haftada bir tane bitirebiliyorum. Bu yüzden de yedekliyorum. :)


10-Watsons Çilek Kokulu Arındırıcı Duş Jeli: Temizlemesi çok güzel. Tek bir tane kalmış onu da ben aldım. :))) Kokusunun çilekle bir alakasını göremedim ama ben yinede seviyorum. Çokta sevilen bir ürün.


11- Watsons Yaban Mersinli Peeling: Keyif için alınabilecek bir ürün. Çokta ihtiyaç değildi ama ben seviyorum yazın peeling yapmayı. Kokusu çok hoş. Ellerime bile yapsam kardır. :D


12-Neutrogena Greyfurtlu Yüz Yıkama Jeli: Sivilceleri önlediğini vaad ediyor ama ben bir süre kullanıp yorum yapmak istiyorum. Şimdilik sadece 3-4 defa kullandım.


13-Pastel Kokulu Oje: Ben daha önce naneli, greyfurtlu, çikolatalı olanını almıştım ve tarçınlıyı görünce rengi çok hoşuma gitti tam yazlık bir renk. Seve seve kullanırım ben bunu. Yakında hepsini sürüp bir post hazırlayacağım kokulu ojelerle ilgili.


14- Komili Pişik Kremi: Dirseklerim için aldım. İçeriğindeki çinko kararmaları önlüyormuş. Yaz mevsimi için bir kurtarıcı bence. Aslında Rossmann'dan alacaktım. Çünkü Rossmann'ın bu tip ürünlerini daha çok beğeniyorum. Bu biterse Rossmann'dan alabilirim. 


Benim aldıklarım bunlardı. Şimdilik görüşmek üzere, sevgilerimle...


23 Haziran 2012 Cumartesi

Down Under Natural's Nude Güçlendirici Şampuan

Herkese Selam :))


Bugün sizlere bir süredir severek kullandığım şampuanımdan bahsedeceğim. Saçlarım ince telli ve kurudur maalesef. Sıcaklardan dolayı da gereken özeni gösteremiyorum. Bir dönem de çok fazla şampuan değiştirdim ve saçlarım sürekli bir uyum sorunu yaşadı. Yani bu konudan muzdariptim ve ihtiyaçlarımı karşılayacak bir şampuan bulamıyordum. Taa ki Down Under Natural's markasının Nude serisinin Güçlendirici Şampuanını deneyene kadar...


Benim için pek çok anlamda artısı var bu ürünün. Zaten çoğu blog ve internet sitesinde de övülüp beğenildiği konuşuluyor. Bende kayıtsız kalamadım ve denemek istedim. Şimdi iyiki de denemişim diyorum...


Saçlarım formunu kaybettiği için ben güçlendirici olanını seçtim. Hacimlendirici ve Nemlendirici olmak üzere de diğer iki çeşidi de mevcut.


-Ürün Sülfat ve Paraben içermiyor.
-%98 Bitkisel İçerikli.



Üzerinde yazdığı gibi içeriğinde Biberiye, Okaliptüs ve Taze Nane bulunuyor. Ayrıca Biberiye saç çıkışının hızlanmasına da yardımcı oluyor.

Bir de bazı yerlerde tam anlamıyla köpürmediğinden söz edilmiş. Fakat bence kafi derecede köpürüyor. Yani bana kalırsa köpürmesi çok önemli değil, saça faydalı olsun ve temizlesin yeter. ;) Sizin için elime döküp biraz köpürttüm hatta... :D


Ürünü denedikten sonra oluşan kişisel yorumlarım ise:

-Bitkisel içerikli olması çok hoşuma gitti. Artık tercihim bu tip şampuanlardan yana zaten.
-Saçlarımı yumuşacık yaptı.
-Kokusu çok hafif ama mis gibi.
-Saçlarımda bıraktığı temizlik hissine bayıldım.
-Zararlı maddeleri (Sülfat, Paraben gibi...) içermemesi de bir diğer olumlu özelliği.
-En güzeli en sona bıraktım. :D Doğa dostu ve hayvanlar üzerinde deney yapılmıyor, ki bu benim en çok hoşuma giden şeylerden birisi.

Eğer güzel bir şampuan arıyorsanız size bu markaya bir şans vermenizi öneririm.

Daha fazla bilgi için Selen Kozmetik'in sayfasına da bir göz atabilirsiniz. Tık Tık.

Ayrıca Selen Kozmetik'e ilgisi için çoook teşekkür ediyorum...



Şimdilik görüşmek üzere, herkese kucak dolusu sevgiler... 

16 Haziran 2012 Cumartesi

Garnier Kafeinli Kapatıcı Roll-On

Daha önce Garnier BB krem hakkındaki görüşlerime blogumda yer vermiştim ve Garnier'in kafeinli göz altı kapatıcısını da denemek istediğimi söylemiştim. Yazımı okumak için bir TIK TIK. Bugünde size bir süredir severek kullanmakta olduğum ve sanırım uzun bir süre daha favorim olacak bir üründen bahsetmek istiyorum.



Şimdi yorumlarıma gelirsek:

-Ürün diğer kapatıcılardan farklı olarak bu ürün göz altı morlukları için kapatıcılık sağlarken, göz çevresini aydınlatmak, nemlendirmek ve kırışık görünümünü azaltmayı da vaad ediyor. Öncelikle sırf kapatmakla kalmayıp aynı zamanda göz altı çevremi aydınlatıp, uygularken ferah bir serinlik vermesi ve nemlendirmesi de çok hoşuma gitti. Ürünün bilyeli olması ve uygulama kolaylığı sağlaması da olumlu bir özelliği bence.


-Baştan uyarmak isterim eğer göz altı morluklarınız oldukça yoğun bir şekilde belli oluyorsa pek fazla bir kapatıcılık beklemeyin. Çünkü öyle ahım şahım bir kapatıcılık özelliği yok. Orta şekerli diyelim.

-Bence yaz kış tercih edilebilecek bir ürün. Sanki bana BB krem'den farklı gelmiyor bu ürün. Çünkü ben kapatıcılık sağlarken aynı zamanda bakım yapan ürünleri de çok seviyorum.

-Ürünün benim açımdan diğer bir artı özelliği ise cilt yapımı ve tonunu sevip direkt tenimle uyuşması oldu.

Garnier Ne Demiş?


-Ürün üzerinde de yazdığı gibi parfümsüz. Kokulara hassas olanlar da rahatça kullanabilir.



Ne durumda tercih edilebilir?

Eğer göz altlarınızda yoğun bir morluk yoksa, hafif bir kapatıcı arıyorsanız, bu ürün tam size göre, gidip rahatça alabilirsiniz. Ürünün fiyatı satıldığı yere göre değişebiliyor. Ben Watsons'tan bir süre önce 11 TL'ye aldım bu ürünü. Bu tip mağazalar arada indirim yapıyor zaten.

Daha iyi görebilmeniz için bir de swatch yaptım. 

Önce


Sonra





Sormak istediğiniz bir şey varsa mailimden ulaşabilirsiniz. Seve seve elimden geldiğince yardım etmeye çalışırım. Umarım ürünü almayı düşünenlere yardım edebilmişimdir...

 SevgilerimLe...

14 Haziran 2012 Perşembe

Neler Yapıyorum? Nerelerdeyim?

Selamlaaar Herkese =)))


Bu sefer de farklı bir şey yapayım ve makyaj dışında bir post yazayım dedim.  Size bir süredir neler yaptığımdan bahsetmek istiyorum. Zor ve yoğun bir ay geçirdim. Finaller desem anlarsınız sanırım durumu. Evde her an her bir noktaya bir ders notu, kitap, kalem vs. dersle ilgili araç gereçler ve malzemeler yayılmış durumdaydı. Resmen cinnet manzaraları yaşandı evde. Sen otur otur 3 hafta boş final tatili de dahil son 1 hafta kala ders çalış. Gerçekten tebrik ediyorum kendimi. Nasıl başarabiliyorum bilmiyorum. Zaten zor bir bölüm, çok emek harcamak ve gerçekten çabalamak gerekiyor. Durum bu, tabi sonuçlarda pek iç açıcı değil. Bu da bana fena bir ders oldu. Son haftaya bir daha ders bırakmak is-te-mi-yor-um! Bir daha da bırakmam inşallah diyorum. 


Neyse finalleri atlattık şimdi şükürler olsun diyorum. En azından atlattığım için diyorum bunu. Kendime gerçekten çok kızdım o kadar boş vaktim vardı ve ben  tam olarak değerlendiremedim bu yüzden affedemiyorum kendimi. Yani siz siz olun ileride ne yapacağınızı ve hangi bölümü ya da üniversiteyi seçeceğiniz konusunda çok hassas ve dikkatli davranın. Çünkü bu önemli konuda en ufak bir mutsuzluk bile insanı caydırabiliyor yapacağı şeyden. Bu yaz tatilinin benim için iyi bir fırsat olduğunu düşünüyorum ve bu yazı verimli değerlendirmek istiyorum. Boş geçsin istemiyorum.


Bir de şu iç bunaltıcı havalar var tabi. Hani yaz geldi diye sevinsem mi üzülsem mi bilemiyorum. O kadar sıcak ki içim bunalıyor. Kedilerim bile sıcaktan fenalık geçiriyor kendilerini sağa sola fırlatıyorlar. Serin taşların üzerinden kalkamıyorlar. Vantilatörü açıyoruz anca o zaman rahatlayabiliyorlar, tabi bizde öyle... Son 2 senedir kışlar çok sert ve yazlar da çok sıcak geçiyor. Hal böyle olunca insanın ne yemek yiyesi ne dışarıya çıkıp gezesi geliyor.

Tanıştırayım bu arada, araya sıkıştırayım kedişlerimi. Garfield'ım biricik şişkom, tatlım, karamelim Ponchom. Her kedi gibi o da bir kutu sever. Tam bir kutu kedisi yani. :)) O kadar konforlu yataklar bir kenarda dururken kendisi gider kutuların içine girip yatar. Kedilerle kutular arasındaki ilgi ve sevgi bağını çözemicem galiba. :PP

Oyuncağı Kermit ve kalpli yastığı olmadan da uyuyamaz kendisi. :DD


Bir diğer kedim ise Karaburun'dan bulduğumuz biriciğimiz, Beneğimiz... Henüz çok küçükken annesinden ayrılmış, daha doğru düzgün yürüyemiyordu bile ve arabalarından altında dolaşıyordu. Nereye gideceğini ve ne yapacağını bilemeden saf saf dolaşıyordu garibim... Karnı çok açtı ve çok küçüktü. 2010 senesinin ağustos ayında bulduk onu. Çok sevdik ve bağrımıza bastık. Kendisi çok yakışıklı ve bir partner arayışı içerisinde bu aralar. Gelin arıyoruz kendisine. Daha önce bir gelin gelmişti ve kendisi beğenmemişti bulduğumuz gelini.(heralde elektrik alamadı :P) Bakalım ilerleyen günlerde ne olur bilemiyorum...


Gelen gelin adayından korkup masanın üzerinden inmemişti. O günün anısına alttaki fotoyu da o zaman çekmiştik. Dedim "git oğlum bak kıza yaklaş biraz iltifat et kalbini kazan". Herif inmedi masanın üzerinden. :DDD


İşte benim kedilerim bunlar :))

Bir kaç gün önce de sevdiğimiz bir arkadaşımızın doğumgününü kutladık ve sonrasında foruma gittik. 

Pastamız buydu üzerinde nazar boncukları vardı ve çok lezzetliydi özellikle de çilekler...


Forumdaysa Berschkaya uğradık ve ben şu bilekliği çok beğendim. Tırnaklarıma bu aralar gökkuşağı gibi renk renk ojeler sürmeyi çok seviyorum. Sonraki adresimiz ise Body Shop ve Watsons oldu. :)) Body Shop'ta bir türlü beklediğim indirimler gelmiyor. Fakat Watsons'ta herzamanki gibi indirimler vardı.


Bir bijüteriden de çok tatlı kedili bir yüzük aldım. 



Ve bu aralar sıcaklardan başımı kaldırabilirsem kitap okuyacağım. Elif Şafak'ın "İskender" isimli kitabını aldım. Kitabın hakkında güzel ve ilgi çekici yorumlar okudum. Bende okumayı çok istiyorum.

Film izlemeyi çok seven biri olarak bu aralar film izleyemiyorum sanırım stresten...

Her zaman olduğu gibi sınavlar bitince sevdiğim sanatçıların şarkılarına dalıyorum.

Bu aralar en sık dinlediğim sanatçı Selena Quintanilla.


Size şimdilik bu merhum bir sanatçının güzel bir parçasıyla veda ediyorum. Hoşçakalın, sevgiyle kalın... ;))