29 Aralık 2011 Perşembe

Yeniyıl Dileklerim...


Sarılıp sarmalanmaların;) en bol olduğu kış mevsiminde, ailenin ve sevenlerin bir araya geldiği ♥, mağazaların, sokakların ve hatta evlerin ışıl ışıl süslerle süslendiği ♥, bacalardan dumanların tüttüğü ♥, evlerden mis gibi yemek kokularının yükseldiği ♥, kestanelerin sobada pişirilip afiyetle mideye indirildiği ♥, sofraların mis gibi birbirinden güzel yemeklerle donatıldığı ♥(özellikle rus salatası, patates kızartması, kola, bol soslu makarna, kuru fasülye pilav daha ne olsun oh la laaaaa ♥) sıcacık çayların ve nescafelerin içildiği ♥, bol kahkahalı sohbetlerin gerçekleştiği ♥, deli gibi alışverişlerin yapıldığı ♥, yeni bir sayfa açmak için en en en ama ennn özel ♥ ve güzel gün ♥ YILBAŞI ♥♥♥ benim için...Yılın en en en en en vee ennnnn güzel günü YILBAŞI bence... ♥♥♥ 
Tam 5 ay önce blogumu açmıştım. Sevgili Takipçilerimin ve takipçim olmasalar bile bloguma uğrayanların yeniyılını en içten dileklerimle kutluyorum. Bu yıldan ailem, sevdiklerim ve kendim için beklentilerim klasikte olsa; önce sağlık, mutluluk, huzur, bol şans, bol başarı... Umarım güzel dileklerimiz kabul olur. Aileniz ve sevdiklerinizle sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir yeniyıl geçirmeniz dileğiyle. Her şey gönlünüzce olsun... Daha nice yeniyıl dilekleri kutlamak nasip olsun diyorum ve 2011 yılının son postunu yolluyorum. Yüzümüzden gülücükler eksik olmasın inşallah, 2012 hepimiz için bomba gibi geçsin. Kendinize iyi bakın, seneye görüşürüz diyip bu iğrenç ötesi espriyi yaptıktan sonra balkondan aşağıya atlıyorum... =DDDD

28 Aralık 2011 Çarşamba

Maybelline Affinitone Allık

Aslında Maybelline'nin pudra, rimel ve rujlarını beğenerek kullanırken, bu allık tam olarak bir fiyasko oldu benim için. Bu kadar kötü olabileceğini bilseydim kesinlikle almazdım. 
Günlük kullanım için uygun olsada benim allık anlayışıma tamamen ters bu ürün. Renk vermiyor, ancak kazımam gerekiyor sürmem lazım olduğunda. Bitsin diye uğraşıyorum. Bir daha da tövbe almam. Hafif bir makyaja, süt beyaz teninde olanlara uygun fakat renk vermiyor, benim bir allıktan beklentim; sürüldüğü anda renk vermesi+kalıcı olması. Oysa ki bu allık birkaç saat içinde yok olup gidiyor. İçinde belli belirsiz simler var ama pek belli olmuyor sürüldüğünde. Ayrıca fırçasını hiç beğenmedim.
Merak eden için no'su 73 Pink Amber. 

Bir daha almayacağım makyaj malzemelerinin arasına girdi kendisi.

26 Aralık 2011 Pazartesi

Avon Siparişlerim

K13 katoloğundan verdiğim siparişlerim çoktan gelmişti fakat zaman bulamadığım için koyamamıştım. Kısmet bugüne oldu. Buyrun aldıklarım: 

1. Avon / Naturals Karpuzlu Vücut Losyonu: Sakız gibi kokuyor, nemlendirmesi orta. Losyon sonuçta zaten büyük bir beklenti içine girmekte saçma olur. Fiyatı ucuzdu aldım. :)

2. Avon / Christian Lacroix Rouge EDP: Baharatlı değişik bir koku. Kalıcı sayılır. Arkadaşım bana geliş fiyatından verdi. Normal fiyatı 74 TL civarında.

3. Avon / Kiss&Go Ruj / Iced Champink: Bu ruju ileride yapacağım hediye çekilişinde hediye olarak vermeyi düşünüyorum. Hoş bir pembe tonu bence esmer tenlilere çok yakışır.

4. Avon / Kiss&Go Ruj / Raisin Wine: Bordo mu desem kırmızı mı bilemiyorum, ya da turuncuya yakın bir kırmızı mı desem adlandıramıyorum. :D Daha önceki rujum kayboldu, ben de yenisini almak zorunda kaldım. Diğer bloglarda da oldukça beğenilen bir ruj.

5. Avon Care / Jojoba Yağı İçeren Dudak Parlatıcı: İşte ben bunu çok severek kullanıyorum. 10ml'lik minik bir tüp içinde. Dudaklara hafif bir pembe renk veriyor. Yanındaki kardeşiyle beraber geldi. :D

6. Avon Care / E Vitaminli & Üzüm Çekirdeği Özlü Dudak Balmı: Üstte bahsettiğim parlatıcıyı alabilmek için, sipariş ettim. Çünkü bunu alana diğeri bedavaydı. 1 taşla 2 kuş. :D Nemlendirmesi iyi, çantamda taşıyorum, dudaklarım kurudukça sürüyorum. :)

7. Avon Super Shock Kalem Far / Princess Pink & Royal Velvet: En iyiyi en sona sakladım. Normal fiyatı 23 TLydi. Fakat %50 indirim yapmışlardı. 11.50'ye aldım. Denemek için aldım; çünkü diğer bloglarda çok övülüyordu. Avon'un farlarını öyle aman aman sevmem ve almam. Fakat bu far... Hem çok pratik hem renkleri çok güzel hem de dumansı bir göz makyajı elde etmenizi sağlıyor. Açık rengi gözlerinizin iç kısmına, koyu rengi ise dış kısmına sürüp, fırça yardımıyla karıştırıyorsunuz. 2 dakikada göz makyajınız tamam. Özellikle sabahları geç kalmışsanız 5 dk içinde makyaj yapmanız gerekiyor ve dışarı bir an evel pöşkürmeye hazırlanıyorsanız size bayaa yardımcı olur bu ürün. =DDD İndirime girince diğer renklerinden de alacağım.

17 Aralık 2011 Cumartesi

Biten Ürünler #2

Karşınızda gurur tablom :P Bitirmek almak kadar kolay olmuyor sanırım =D


1. Watsons Bademli & E Vitaminli Peeling: Yazın almıştım, aslında kese ve fırça gibi ürünler de peeling etkisi görüyor. Bu yüzden sadece yüz gibi hassas bölgeler için peeling kullanmayı daha çok tercih ediyorum. İçerisinde orta boy partiküller var, kokusunu sevmedim böyle acı badem mi desem ilaç mı desem bilemedim.

2. Schwarzkopf Saç Bakım Kürü: Schwarzkopf'un çoğu ürününü kullanıyorum (Şampuan, Sıvı Saç Kremi vs.) ve pek çoğundan da memnun kaldım. Cansız ve donuk saçlar için olan bu ürünü de 3. dk içerisinde saçları onarıp bakım yapıyor.  Ayrıca, saçları kolay taranabilir ve parlak bir hale getiriyor.

3. Schwarzkopf Liquid Silk Gloss: En sevdiğim şampuanlarımdandır kendisi. 3 sene önce deniz suyunun mahvettiği saçlarımı kendine getirmişti. Saçları pırıl pırıllll yapar. Kaç tane kullandığımı hatırlamıyorum ama çok memnunum. Şu aralar pek ihtiyaç duymuyorum, Otacı'ya sardığım için... :)

4. Otacı 10 Bitkili Şampuan: Kokusuna aşık oldum, içine terebentin koydum ve o şekilde kullandım. Aslında öyle çok üstün bir etkisi yok ama bir kötülüğünü de görmedim. :P Defne-Zeytinyağlı olanı aldım şu an onu kullanıyorum. Şöyle bir durum var Otacı kullanmaya başladığımdan bu yana küçük saçlar fışkırıyor kafamdan. =) Çoğu şampuana oranla nispeten çok daha iyi bir performans sergilediğini düşünüyorum saçlarımda...

5. Watsons Duş Kremi: Kokusu müthiş şu an 3. şişeyi bitirmeye uğraşıyorum.

6. Neutrogena Yüz Yıkama Jeli: Beğenmedim yüzümü kurutuyor, kokusu çok hafif ama bir garip sevmedim. Loreal'in temizleme jelleri daha güzel. Bir daha da almayacağım. Neutrogena'nın greyfurtlu ve güzek kokulu serisini deneyeceğim ama. Hem meraktan hem de methini çok duydum.:)
 

7. Avon Gliserinli El & Tırnak Kremi: Avon'un el kremlerini oldum olası beğenmişimdir zaten (mutlaka daha öncede söylemişimdir blogumda). Hayatımın bir döneminde (ortaokul, lise, üniversite...:D) mutlaka çeşitli el kremlerini kullanmışımdır. Bu kreminde hoş ve hafif bir kokusu var, nemlendirmesi de iyi. E Vitamini ve Gliserinle formüle edilmiş. Geçen sene yılbaşı kataloğundan indirimdeyken almıştım. Paketi çok tatlı ama değil mi? ^_^ Alışkanlık mı desem ne desem bilemiyorum. El kremlerini seviyorum paketleri güzel ve şirin olsun yeter. :D 

8. Isana Aloe Vera'lı El ve Tırnak Kremi: Rossmann'ı keşfettiğim gün, mağazada yapıştığım ilk krem bu oldu. Hem fiyatı açısından da oldukça cazipti, aldığım için de hiç pişman olmadım; çünkü bu krem müthiş. Ellerim yumuşacık oluyor, ertesi gün tekrar krem sürmeme gerek kalmıyor. İçeriğinde Aloe Vera, E Vitamini ve Keratin var. Nice pahalı kremlerden bile daha etkili. Bitince tekrar tekrar alıcam sanırım. Isana'nın çoğu yerde övüldüğünü görmüştüm artık hak veriyorum. Rossmann alışverişimde yakında burada olacak. ;)

9. Rexona Stick Deodorant: Yıllardır kaç tane bitirdiğimi hatırlayamıyorum bile ama ben Rexona'ya ba-yı-lı-yor-um! Üstüne tanımıyorum başka hiçbir ürün Rexona'nın yerini tutmuyor. Ter kokusu diye bir şey kalmıyor ayrıca kokusunu çok seviyorum, hoş ve ferah. Abartısız 6 yıla yakın Rexona kullanıyorum. Günün birinde daha iyisini bulana kadar Rexona ile yola devam. :)

10. Diadermine Göz Makyajı Temizleyicisi: Kesinkes uzak durulması gereken bir ürün. Göz makyajınızı çıkarayım derken gözünüzü oymanıza sebebiyet verebilir. Diadermine'in krem ve yüz temizleyici ürünlerini sevmeme rağmen, hatta annem, anti-age kremlerini beğenerek kullanmasına rağmen olmadı bu.

11. Agiss Aseton: Oje'yi düzgün bir şekilde temizliyor, kullandığım asetonlar içerisinde en iyilerinden biri diyebilirim 3.şişem buydu ve bitti. Kipalarda bulmak mümkün. İçeriğinde üzüm çekirdeği yağı var+tırnakları sarartmıyor, besliyor ve nemlendiriyor. Üstelik kokusu rahatsız edici klasik bir aseton kokusu değil, parfümlü güzel bir kokusu var. Bittikçe tekrar alırım.

Darısı diğer ürünlerimin başına. =) Görüşmek üzere. Herkese kucak dolusu sevgiler...

8 Aralık 2011 Perşembe

Bioblas/Sıvı Saç Kremi

Rossmann'a gittiğimde, indirimde görüp denemek istediğim ürünlerden biriydi. İyiki de denemişim. Uzmanlar günde 50-100 adet saç dökülmesini kabul ediyorlar ve şükür ki; aman aman bir problemim yok sadece son zamanlarda stres ve mevsim değişikliği(havaların birden soğuması ya da ısınmasını kastediyorum) lavaboda ve fırçalarda eskiye oranla daha fazla saç kılı bulmama sebep oldu. Ben de Bioblas Saç Dökülmesine Karşı Sıvı Saç Kremini denemeye karar verdim. Gayette etki ediyor ve kokusu çok güzel.


*İçeriğinde %100 bitkisel etken maddeler, Complex C26 ve Phytokeratin bulunuyor.

*Kullanmadan önce iyice çalkalıyorsunuz, saçınızı yıkayıp havlu ile nemini aldıktan sonra saçınızın tamamıza uyguluyorsunuz. Sonrasında kolay taranabilir, mis kokulu ve sağlıklı saçlara kavuşuyorsunuz!
*Tarak akıyor adeta saçınızdan, ipek gibi yumuşacık oluyor, dökülmeyi de önlüyor. Daha ne olsun? İndirimdeyken Rossmann'dan 7.50 TL'ye almıştım, ancak şimdi 10.50 olmuş. Keşke bir tane daha alıp yedekleseydim bitmek üzere kendileri. İyisi mi sizde saç dökülmesi sorunu yaşıyorsanız, alıp deneyin derim. Sitesinden incelemek isterseniz buradan buyurun.

7 Aralık 2011 Çarşamba

Sizde seviyor musunuz? :)

Yağmurlu bir kış gününde, yapılabilecek en güzel şeylerden birisi de, evde kalıp güzel bir çay demleyip ya da nescafe yapıp, bir güzel pencerenin önüne kurulup, sıcacık evde, pijamalarla, kitap okumaktır bence. Mis gibi yağmur sonrası toprak kokusunu da içime çekmek cabası tabii. Kış mevsimini seviyorum, tadı bir başka oluyor.

    +          +          =    

 Just relax and listen ;)
Üstteki linke tıklayın ve yağmurun rahatlatıcı sesini dinleyin. Rahatlamaya ve uyumaya çok yardımcı oluyor.
"YAZ"; fazla şımartılmıştır, fazla havalı. Beden kusurlarını göstermeye zorlayıp yorar insanı. Bedenlerin mevsimidir yaz; yani sükseli bir kimse değilsen bitiktir işin.

"BAHAR"; tehlikelidir. İnsana olmayacak işler yaptırdığı gibi çabucak kaçtığı için suçu hiçbir zaman ispatlanamamıştır. Tekin değildir yani.

"SONBAHAR"; başlangıç ve sondur. Niyeyse hep bir şeye karar vermelisindir sonbaharda...

Mevsimlerin en merhametlisidir "KIŞ"; Evin mevsimi, sarılmanın, sarınmanın, sarmalanmanın. Uzun çayların, derinlemesine yemeklerin, etraflıca içmelerin mevsimi...Karşılaşmaların değil buluşmaların... Sıcak olan her şeye doğru neşeyle yönelmenin, böylece beraber ılımanın..."
 (Çok sevdiğim bir arkadaşımın duvar yazsından alıntı.) =) 

30 Kasım 2011 Çarşamba

Body Shop / Body Butters

Body Shop'ın tereyağ kıvamında nefis kokulu vücut kremleri vazgeçilmez bakım ürümlerimden. %50 indirim yaptıklarında beğendiğim çeşitlerinden aldım birer tane. Yazın bol bol kullandım ama kışın üşeniyorum soğuklardan desem? :(


Cildi aşırı kuru olanlar için oldukça faydalı olduklarını düşünüyorum. Tereyağ gibiler ve ayrıca o kokuları varya o kokuları... mis mis mis! Benim gibi güzel koku manyağıysanız beğeneceğinize eminim. Favorim "Jolly Orange". Yok böyle güzel kokan bir krem, bir sürüyorum saatlerce kokluyorum ve etkisi uzuuunn bir süre kalıyor ayrıca bulunduğunuz odayı sarıyor. Çevrenizdekileri de etkisi altına alıyor. =D


Kokuları hakkında da biraz bilgi vermek istiyorum. 

Spiced Vanilla: Kışın sürülmesi daha uygun olan bir krem, müthiş ama ağır bir kokusu var bir süre sonra baharatlı olmasından mütevellit içi bayabiliyor. Özellikle küçük bir odanın içerisinde birkaç kişiyle, birkaç saat kalacaksanız tavsiye etmiyorum. =D

Jolly Orange:Bahsettiğim gibi favorim, çok enerjik bir kokusu var, bildiğiniz mis portakal kokusu. Koklayınca sanki mutluluk doluyor içiniz...

Almond: Bebak'ın acı badem kokusu nasılsa bu da aynen öyle kokuyor hiçbir farkı yok bence. Bir arkadaşım bunu koklayınca "bu ne ya hacı kokusu bu" demişti. Ben bunu da seviyorum, içlerinden en sık kullandığım bu. %70 indirimden 9.90'a aldığım için ayrı bir seviyorum ama. :D

Cherry Blossom: Bu krem yılbaşı setiyle beraber uygun bir fiyata denk gelmişti. İlk zamanlar çok seviyordum ama sonra sıkıldım kokusundan. Hafif ve içi baymayan hoş bir kokusu var. 


Umarım bu ürünlerden almak isteyenlere yardım olabilirmişimdir. ;)
Başka bir postta görüşmek üzere.

8 Kasım 2011 Salı

Vize Sonrası / Coming Soon

Herkese Selaaaammmm ^_^
Çok yoğunum çok... Bayramdan sonra vizelerim var ve ben hiçbir şeye tam olarak konsantre olup çalışamıyorum. Dil öğrenmek çok zor! :(( Yinede şükürler olsun. İleride vizeler birer tatlı telaş olarak kalacak, gerçek hayatın karşısında...
Bu arada hala kış gelemedi gitti İzmir'e aslında gelmemesi daha iyi ama ben yağmur yağmasını çok istiyorum; çünkü bayılıyorumn yağmur sesine ve yağmurdan sonraki toprak kokusuna mis gibi huzur... Eee ne demişler: "Ölmek için doğmuştur ya insan; O yüzden her yağmur sonrası toprak kokusunu sever." ;)


Bayramı kutlamak içimden gelmiyor maalesef. Kurban bayramında bazı hatta birçok diyelim insan görünümlü mahlukatların hayvanları "vahşi" şekillerde ve sırf mangal yapıp, senelik et stoğu oluşturmak için katletmesine dayanamıyorum. Hele ki eziyetle ve usülüne göre yapmadıkları için, bu durumlar insanda BAYRAM kavramını öldürüyor, üzgünüm. 
Neyse bu üzücü konuyu geçmek istiyorum...

Vizeler bittikten sonra:

*Body Shop Body Butters
*Avon Siparişlerim
*Rossmann Alışverişim
*Kedilerim

...başlıklı yazılarımla huzurunuzda olacağım bir aksilik olmazsa...
Beni takip edin bakın, takipçim olun. ;)))))
Sanırım banner'ı da değiştiricem, tasarımı yenilemek istiyorum. Daha koyu ve siyah olmasını istiyorum sayfamın. :)))

Yakında yeni yazılarımda GÖRÜŞMEK ÜZERE...
Kendinize cici bakın, hanımlar bakımlı kalın... ;)

17 Ekim 2011 Pazartesi

2 Duş Kremi ^-^

Watsons'a gidipte almadan çıkamayacağım tek şey mis kokulu duş kremleridir. Eğer 1000ml olan büyük pompalı kremleri indirimde değilse bende Superdrug duş kremlerinden alıyorum. =) 

Soldaki: Şeftali ve hanımeli kokulu
Sağdaki: Hindistan Cevizi kokulu

Benim favorim soldaki. Öyle güzel kokuyor ki...


Fiyatları: İndirimli 1.99'du.
Tavsiye ediyorum hem fiyat hem performans açısından oldukça iyi. Bir de Superdrug ürünlerinin hayvan deneyine karşı olduğu yazıyor bu da çok büyük bir artısı... ;)))))))

14 Ekim 2011 Cuma

Kayısı Özlü Doğal Sabun

Uzuuuuuuuun bir aradan sonra yeniden bloguma kavuştummmm yuppiieeee!!!
Üniversite açıldığından beri değil blog hiçbir şeye zaman ayıramaz oldum.
Ben de ister miyim böyle uzun aralar vermek ama... (tonlarca ödev veren hocalarımız, berbat bir ders programı ve saçma sapan uzunluktaki ders araları yüzünden)... elden ne gelir ki değil mi? :((


Bu uzun arada yaptığım tek şey; okul-ev, ev-okul, ev-ödevler, ödevler-falan filan... oldu :D İsyanlardayımmmmm :D


Bir daha böyle uzun bir ara vermemek dileğiyle diyeceğim ama dilim varmıyor. Belli olmaz... :((


Bir de son dondurucu havalardan bahsetmek istiyorum İzmir'de son hafta adeta sel oldu. İzmirliler bilir. =P Okula gittiğimde botlarımın içi suya batmaktan vıcık vıcık olmuştu her yürüdüğümde sanki çamurun içerisinde yürüyormuşum gibi bir ses çıktı ayaklarımdan offf offf...
Ha bir de bu uzun arada alışveriş yaptım tabikisideee :D Eyeliner aldım, rujlar ve ojeler aldım, Avon siparişleri verdim. =)) Napalım süslüyüz işte. ^_^
Çeşit çeşit sabun kullanmak benim için bir zevk bugün konuya sabundan girdim direkt hadi bakalım. :D A101 ve Bim mağazalarında bütçe açısından çok uygun ve değişik şeyler oluyor. A-101'de gezinirken değişik sabunlar gördüm böyle kahveli, narlı, zeytinyağlı, kayısılı, çilekli vs... :D Bende kaptım bir tane Kayısılı sabun aldım. Akneye iyi gelen bir cins bu. Süpper de bir kokusu var. Kullandım nemlendiriyor akne için bişi diyemem ama nemlendirmesini beğendim içinde doğal kayısı parçacıkları? var sanırsam. Alın koşun A-101'e onu almazsanız bir turlanın mağazada. :<D
Bunlarda fotolar:




Görüşmek üzere.... Kendinize cici bakın. :)

24 Eylül 2011 Cumartesi

Rimmel Ojelerim ^_^

Blogumu takip eden, etmeyen, bu sayfaya uğrayıp burayı okuyan herkese merhaba!
Umarım keyifler yerindedir. Okula gidenler bir an evvel tatil havasından kurtulup mevcut duruma alışmışlardır artık di mi?. (14 yıldır ben hala alışamadım ama...)
Rimmel'dan ilk defa oje aldım. Bir sürü blogta Rimmel ojeleri görüp özeniyordum. Bende aldığım ojeleri sizlerle paylaşmak istedim. Aslında bir tanesi tırnak güçlendirici., diğeri french manikür için, diğeri oje.



1- 444 French Lingerie: Uzun süre dayanıyor.
2- Tırnak Güçlendirici: Sadece 2 haftada güçlü tırnaklara kavuşmanızı sağlıyor. İşe yarıyor mu? Evet. Flormar'dan aldığımdan da memnundum ama bunu da denemiş oldum.
3- 294 Pink of Me: Gördüğüm en tatlı pembelerden ve çok sevdim.

21 Eylül 2011 Çarşamba

Klasik Bir Watsons Alışverişi :D

Malumunuz okullar açıldı. Çok dertliyim sormayın. XD 3.5 aylık bir tatil döneminden sonra yine dersler, vizeler, finaller bilmemne... alışmak zor oluyor. Yıllar önce kırtasiye alışverişi yapan ben şimdi Watsons alışverişi yapıyorum. Artık bir haftasonu ayinine dönüştü bu. :D Buyrunuz okul öncesi Watsons alışverişim. =)

1- Watsons Banyo Fırçası: Fırçanın arka tarafı selülitlere masaj yapmak için ideal! ;)

2- Nivea Double Effect Bahar Çiçekleri: Nivea'nın tüm deodorantları gibi oldukça fresh bir kokusu var. Bence terlemeye pek etki etmiyor. Deodorant konusunda Rexona'dan vazgeçemiyorum ve yıllardır Rexona kullanıyorum. En iyisi Rexona diyorum. ;) Sadece kokusu için aldım. :D

3- Watsons Makyaj Temizleme Pamuğu: Çekinerek aldım aslında, daha önce kullandığım makyaj pamuğumla ufak çapta bir kabus yaşadımda... Umarım bu makyaj pamuğu güzel çıkar ve makyajımı silerken yüzümü çizmez.

4- Garnier Color&Shine Krem Boya: Annemin saçını boyadım. Bildiğimiz kestane rengi... 5-6 aydır saçını boyamamamıza rağmen tüm beyazlarını bir çırpıda kapattı.

5- Watsons Topuk Çatlağı Kremi: Daha öncede kullanmıştım size şunu diyebilirim kesinlikle "mükemmel"... Topukları yumuşacık yapıyor. Ayaklarınızı güzelce ılık suda dinlendirin, ponza taşınla ovun ve sonra bunu sürün. Tavsiye ediyorum kesinlikle. Ben çok memnunum.

6- Watsons Yara Bandı: Her eve lazım değil mi ama?

7- Alix Avien Oje: Pek gözükmemiş olmasına rağmen :D Koyu lacivert, simli ojeyi üzerine sürdüğünüzde de süper oluyor. Numarası 163.

8- Pure'n Soft Daily Protection Feminie Daily Wash: Daha kullanmadım ama bu tip ürünlerin sık sık kullanılması pekte sağlıklı değil. Arada bir kullanmak en iyisi... ;)

9- Watsons Fresh Baby Wipes: Watsons'a giripte ıslak mendillerinden bir tane kapmadıysanız çok yanlış yapmışsınızdır demektir. Çünkü ben ıslak mendilde Watsons'un üstüne tanımıyorum. Yaseminlisi, Güllüsü, Yeşil Çaylısı, Lavantalısı gibi bir çok çeşidi var. Çokta severek kullandım hepsini. Ne zaman ellerimi silsem tertemiz bir his bırakıyor ellerimde. Diğer ıslak mendiller yapış yapış yapıyor ellerimi ve ben dayanamayıp bir süre sonra ellerimi yıkamak zorunda hissediyorum kendimi. Zaten kokuları da çok ferah ve gözüm kapalı tavsiye ediyorum! ;););)

Bu alışveriş postu da burada biter. Kendinize iyi bakın. SEVGİLER...

13 Eylül 2011 Salı

The Body Shop Lip Balms

Body Shop'dan aldığım ilk ürün çilekli dudak balmıydı ve şu an vardığım kanı ise minnak boyutuna rağmen bu kremin asla bitmeyeceği oldu. *_* 2009'da falan almıştım hala ve hala bitmedi bitirmek için çok çaba harcadım ama olmuyor... Beğendin mi derseniz... İlk zamanlar evet, ama sonradan sıkıldımmm! *_* 


Bir kere elle sürülmesi dezavantajı benim için(çantamda taşımak istemiyorum bu yüzden), bir de kokusu da çok beğenilmesine rağmen benim içimi bayıyor nedense. Nemlendirmesi iyi sayılır ama ben Vazeline ya da Nivea'nınkileri daha çok seviyorum. 


Yalnız bunun karpuzlu olanı var ki o şahane hatta keşke onu alsaymışım. Günün birinde bu krem biterse alacağım mutlaka. Umudumu yitirmeyeceğim bitireceğim bir gün...
Vanilyalısı güzel, sırf kokusu için katlanılır. Fakat bu da bitmiyor kardeşim. Dudağınıza sürdünüz mü aha da bembeyaz bir dudak oh la la! :) Aslında ben "Merry Cranberry" olanı almak istiyordum o güzel renk veriyormuş dudağa. 

Bu kremler bitmez sanırım kullandıkça artıyorlar ama dediğim gibi bitiricem, kararlıyım. =D Bitirdiğim gün kaleden 21 pare top atış emri vereceğim. =P Alıp almamak size kalmış fakat; benim şahsi tercihim maalesef bir daha almamaktan yana olacak bu gidişle. Herhangi bir balm da aynı işi görüyor bence...

Eski Nivea Dudak Nemlendicilerini Özledim!

Zamanında (yani yaklaşık 6-7 yıl önce falan) Nivea Dudak Nemlendiricileri vardı ve ben onlara bayılırdım. Hele o kirazlı olanı yok mu... Dudaklara mat bir görünüm veren, iştah açıcı güzel mi güzel kokan, etkili nemlendirme özelliği vardı. En sevdiğim yanı da sanki ruj gibi görünmesi ve çok doğal durmasıydı. Lise yıllarında hem çileklisi hem de kirazlısını çantamdan eksik etmezdim. Özellikle kirazlı olanı benimle bütünleşmişti resmen. Herkes çok beğenirdi sen hangi ruju kullanıyorsun, rengi çok güzel derlerdi. :D

Sonra o güzelim seri gitti yerine parlak ve sanki tavuk yemişcesine yağlı bir görünüm veren seri geldi. Adeta yapış yapış ne kokusu ne görünümü güzel değil. (Tabi bu benim görüşüm, belki beğenen ve severek kullanan da vardır.)

Bu aralar aklıma geldi tekrardan, hiçbir dudak nemlendiricisi eski Nivealar gibi değil. Ben Nivea'nın eski dudak nemlendiricilerini geri istiyorum çok güzeldi onlar... :(( Nivea duy sesimi... :D

5 Eylül 2011 Pazartesi

Golden Rose 52

Bayram tatili vesilesiyle Seferhisar'a gitmiştim. Güzel bir tatil geçirdim bol bol yüzdüm, eğlendim. Zaten üniversitenin açılmasına da az kaldı ve bu tatil benim için iyi bir moral oldu.Bu aralar mavi renge takmış durumdayım. Bende ara ara farklı dönemlerde böyle renk takıntıları oluyor işte. Hani denizin yüzeyine güneş ışınları vurur ya ve yüzeyi ışıl ışıl parlar... Sanki bu oje de bana bunu çağrıştırdı (tamam tatil modundayım hala! XD)
Anca 3 kat sürünce bu rengi verdi. İlk katta bu rengi vermiyor haberiniz olsun. Şeffaf mavi bir renk veriyor ve bence güzel olmuyor. Numarası 52

29 Ağustos 2011 Pazartesi

Dax Supergro Saç Güçlendirici Bakım Yağı

Saç uzatmak zor iş. Sabırla uzamasını beklemek, bakım yapmak, banyodan çıkınca saçı tarayayım derken yolmak vs... :D Saçlarım ince telli ve çok yıprandı. Lise yıllarımda çok güzeldi saçlarım ama ben neredeyse hergün saç düzleştiricisi kullandım. Çooooook pişmanım çooook!!! Kaç tur kestirdim bilemiyorum ama saçlarımın kendini toplaması çok uzun sürdü. Bu yüzden nacizane tavsiyem saç düzleştiricisi minimum düzeyde kullanmanızdır(hatta bırakın kendi haline hiç kullanmayın:D). Ne kadar koruyucu kremler vs... kullansanızda bir şekilde saçlarınızı mahvediyor. Hele ki uzun bir vade sonra ne kadar yıprandığını fark edince üzülüyor insan. Neyse çok dertliyim saç konusunda. :D Benim gibi saçlarından muzdarip olanlar için yine bir Watsons turumda o__O keşfettiğim Dax Supergro Saç Güçlendirici Bakım Yağı'ndan bahsedeceğim.

 
İçeriğinde: Jojoba Yağı, Hindistan Cevizi Yağı, Çay Özü, Papatya Özü, Badem Yağı, Aloe Vera, Avokado Özü, Susam Yağı, Buğday Özü, Fıstık Yağı, Bitkisel Yağlar ve Mineraller var. Gördüğünüz üzere içerisinde oldukça faydalı organik yağlar bulunmakta.
Ürünün vadettikleri:
*Saçın uzamasını hızlandırmak,
*Saçın dökülmesini azaltmak,
*Saç ve saç derisini beslemek,
*Nem kaybına karşı saçın direncini arttırmak,
*Saç uçlarını tedavi etmek ve kırılmayı önlemek.
Uygulaması ise olduça basit. Yıkama işleminden yarım ya da 1 saat öncesinden sara sürülüp 10 dk masaj yapıyorsunuz. Sonrasında saçınızı yıkıyorsunuz. Yalnız ben baştan uyarayım saçtan çıkması biraz uzun sürüyor. Bu yüzden sabırlı olmak lazım.
Aynı fotodaki gibi vazeline benzer bir yapısı var. Az miktarda kullanmak yetiyor çünkü çok yağlı bir kıvamda. Kokusu hindistan cevizi gibi çok hoş bir kokusu var, ben beğendim.

3 defa kullandım. Saçı besliyor ve sağlıklı bir görünüme kavuşturuyor. Saçı uzatması hakkında ise 3 defada bir yorum yapmam mümkün değil ama memnun kalanlar var ve saçı uzattığını söylüyorlar. Bu yüzden uzun bir süre kullandıktan sonra daha ayrıntılı bir şeyler yazabilirim bu konuda. 

Fiyatı: 29,90'a almıştım.

26 Ağustos 2011 Cuma

Sevdiğim Takılarım :)

Blogumda severek kullandığım aksesuarlarıma da yer vermek istedim. Bence şık bir kıyafet ve güzel bir makyajın son rötuşu ve tamamlayıcısı uygun takılardır. Sade ve şık takıları kullanmayı tercih ediyorum, bazen de coşuyorum. :D:D:D Nerede hoşuma giden, güzel bir şey varsa onu alıyorum. En çok yüzük ve küpe takmayı seviyorum. Takılarımın çoğunu çeşitli bijüterilerden alıyorum. (Genellikle Euromoda ve Kemeraltındaki bijüteriler...=) 1 TL'ye bile güzel takılar bulabiliyorum. En sevdiğim bir kaç takım ise:

Karanfil Kolyem: Benim için çok özel bir kolye bu. Geçen sene yaz tatilinde Karaburun'a gittiğimiz zaman almıştım. Karanfilden yapılmış bir kolye bu, çok hoşuma gitti benim. Missss gibi karanfil kokuyor ve hala aradan tam 1 sene geçmesine rağmen  buram buram karanfil kokusu içinize işliyor... Fiyatı 15 TL'ydi.
  
Çiçekli Küpelerim: Bunları da Karaburun'dan almıştım.Herkes çok beğenmişti.

Kedili Küpelerim: Hayır, Karaburun'dan almadım. :)) Kıbrıs Şehitlerinde yoldaki bir satıcıdan almıştım. Her ne kadar çocukça olsa da ısrarla takıyorum. Napayım... *Kedilere aşığım.* Ayrıca kedili ne varsa almak istiyorum, tişört, yüzük, küpe fark etmez...:D Bakar mısınız? Ne kadar da şirinler ama! <3
Nazarlıklı Yüzük: Çok beğenerek aldığım yüzüğüm... Arkadaşlarım da çok beğenmişti. Fiyatı da 3.5 TL'ydi.

Eldeki duruşu ise şöyle:

Devamı gelecek... ;))))